PATRİK GENEL VEKİLİ’NİN SURP ZADİK MESAJI

Kategori: Dini

la-resurrection-de-jesus

Herkes nasıl Adem’de ölüyorsa,
herkes Mesih’te hayata kavuşacak
(I.Kor. 1522)

MESİH ÖLÜLERDEN DİRİLDİ!

Yüreklerimiz bir kez daha sevinçle doluyor. Boş Kutsal Kabir’den yayılan Mesih’in Kutsal Diriliş müjdesi, mucizeler yaratan kudretini hissetirerek bu yıl da bizi kuşatıyor. Bu kudretle yenileniyor, teselli buluyor ve özellikle de iman, ümit ve sevgiyle dolu olarak sağlam kayanın üzerine yeniden kuruluyoruz. Bu kaya, hayatımızın tek, sağlam ve alınamaz kalesidir. Bu kale sayesinde, dünyanın her türlü olumsuz akımlarından, ruhumuzu aşındıran olaylar ve hareketlerden korunuyor ve sarsılmadan dimdik durabiliyoruz.

Mesih’in ilan edilen muhteşem Kutsal Dirilişi’nin müjdesi, dua kitabımızın kelimeleriyle kiliselerimizden dalga dalga yayılmakta: “Mesih ölülerden dirildi. Ölümüyle yendi ölümü ve dirilişiyle bize hayat bahşetti”.

Hayatı dayanılmaz hale getiren ve manevi açıdan ölüm saçan bir hayat tarzı omuzlarımıza taşınamaz ağırlıklar yüklemektedir. Kutsal Dirilişi’nin hayat bahşeden kudreti, bu ağırlıklardan dolayı ümidini yitirmiş insan için omuzlarındaki yükten kurtulma vesilesidir. İstenmeyen ve Tanrı’yı hoşnut kılmayacak bir hayatın acılara neden olacağı açıktır. Mesih’in Kutsal Dirilişi, bu acıları mutluluğa dönüştürme gücündedir. Mesih’in Kutsal Dirilişi “dünya kurulduğundan beri kutsallar için hazırlanmış göksel krallığa” (Matta 25:34) doğru yürüyeceğimiz güvenilir yolu açmıştır.

MESİH ÖLÜLERDEN DİRİLDİ!

Tanrı’nın benzeyişinde yaratılış olan ilk atalarımız, ölüm kavramıyla ilk olarak Eden Bahçesi’nde Tanrı’nın uyarıcı sözleriyle tanıştılar: “… Ama iyiyle kötüyü bilme ağacından yeme. Çünkü ondan yediğin gün kesinlikle ölürsün” (Yaratılış 2:17). Şeytandan Havva’ya, Havva’dan Adem’e ulaşan günah işleme zinciri nedeniyle “toprak lanetlendi” ve ilk atalarımız üzerine ölüm laneti çöktü: “Topraktan yaratıldın ve yine toprağa döneceksin”.

Kutsal Kitap “Günahın bir insan aracılığıyla, ölümün de günah aracılığıyla dünyaya girdiğini, böylece ölümün bütün insanlara yayıldığını, çünkü hepsinin günah işlediğini” (Romalılar  5.12) öğretiyor. Adem’in günahı nedeniyle gerçi ölüm egemen oldu. Ancak bu egemenlik ve onun lanetinin karanlığı Yeni Adem Mesih’in muhteşem Kutsal Dirilişi sayesinde  yeni yaşam ışığına dönüştü. Resul Pavlus, “Tanrı’nın bol lütfunu ve aklanma bağışını alanların bir tek adam, yani İsa Mesih sayesinde yaşamda egemenlik süreceklerinin çok daha kesin olduğunu” (Romalılar 5:17) hatırlatıyor.

Kutsal Diriliş gerçeği, özgürlüğümüzün ve kurtuluşumuzun güvencesidir. (Yuhanna 8:32). Bizler; günaha hizmetten uzaklaşıp Tanrı hizmetine adanmaya ve Kutsal Diriliş gerçeğinin bayraktarı olmaya çağrılıyoruz. Kutsal Diriliş müjdesi “günah karşısında ölü, Mesih İsa’da Tanrı karşısında diri sayılmanın”  (Romalılar 6:11) önemini vurguluyor.

Bugün Kutsal Diriliş Yortusu. Ruhani coşkuyla yeniden yapılanmamızın yortusu. Yüreklerimizi Tanrı’ya açmamızın ve Tanrı sevgisiyle dolmamızın yortusu. Kutsal Haç’ın  yardığı günah denizinden korkusuzca geçmek ve vaat edilen mutluluğa doğru yürümek için güç kazanmamızın yortusu. Ruhani sevinçlerle Tanrı’yı yüceltmemizin yortusu. Halkımızın hayatında Kutsal Diriliş Yortusu’nun yarattığı muhteşem mucizeyi hatırlamamızın yortusu.
Tanrı halkımızı gözetmekten bir an olsun geri durmadı. Tanrı’ya hamd olsun. Tüm olumsuz durumlar ve istenmeyen olaylar durumunda dahi, “başımızdaki bütün saçların bile sayılı” (Matta 10.31) olduğunu her an hatırlayan ve hatırlatan büyüklerimiz oldu. Onlar bu ümit ve imanla  I. Dünya Savaşı’nın kederli ve acılara yol açan günlerinde dayanma gücü buldular. Tanrı, sonsuz hayat ümidiyle imanları uğruna en değerlilerini, hayatlarını kurban edenleri tanıyor. Diriliş Yortusu Mesih’e inanmış atalarımızın aynı yaratıcı ruhla var olma ve varlıklarını sürdürme azimlerin hatırlama vesilesidir. Onlar, kederlerine rağmen ezilmediklerini, ümitsizliği reddettiklerini, terkedilmiş olmadıklarını ve ölmediklerini haykırdılar (II. Korintliler, 4:8-10). Atalarımızın bu asilane duruşunu örnek almak, yaratıcı ruhlarına sadık kalarak yaşatmak, onların günümüzdeki haleflerinin başlıca görevidir. Sadece politik ve dünyevi mahiyetteki faaliyetlerin yeterli sayıldığı ve yetinildiği an vay bizlere. Eğer gerçekten onların hatıralarını kutlamak istiyorsak, herşeyden once ruhani ve manevi kutsal değerlerimizi korumak gibi öncelikli bir görevimizin olduğunu hatırlamak gerekir. Aile çatısı altında geleneksel Ermeni-Hıristiyan değerlerini  yaşamak ve yaşatmak zorunluluğumuz var. Çocuklarımızı kilisemizin kutsal atmosferine emanet etme zorunluluğumuz var. Cemaatimizin eğitim kurumlarını korumak ve onlarla ilgilenmek, onların eğitim düzeylerini günün gerekleri doğrultusunda yükseltme zorunluluğumuz vardır. Sosyal ve kültürel kurumlarımızı gözetmek ve çocuklarımızın onları değerlendirmelerini sağlama zorunluluğumuz vardır.  Hayır kurumlarımızın durumlarını gelişmiş düzeyde tutma zorunluluğumuz vardır. Değerli kültürümüzün bütün yönlerini, yani dilimizi, basınımızı, dini ve kültürel mahiyetteki eserleri korumak zorunluluğumuz vardır. Bunların tümü zor olmakla birlikte, hepimizin taşımak zorunda olduğu kolay taşınabilir boyunduruklardır. Bu zorunluluklardan kaçındığımız an zengin babaların fakir çocukları konumuna düşeceğimiz açıktır. Ruhani olmayan sloganlarla ortaya çıkmak yetersizdir. Bu yapılacak en kolay iştir ve hemen sönmeye mahkumdur. Kitlelere hitapla yaratılan atmosfer saman alevlerine benzer. Atalarımız, I. Dünya savaşı’nın korku dolu atmosferinden sıyrıldıklarında, küllerden arda kalmış kıvılcımlarla Kutsal Diriliş’e olan  imanlarının ateşini yaktılar. Bugün bu ateşi yanar durumda korumak için odun ve kömür hamallığına çağrılıyoruz. Zor, fakat taşınabilir bir görevin bilincinde olarak hamallığa soyunanlara ne mutlu! Onlar bazen akıntıya karşı kürek çekenlerin konumuna düşebilirler. Fakat diriliş ümidiyle ve yenilenmiş bir imanla çalışanlar imkansızı mümkün kılabilirler. Tanrı’ya olan güvenleriyle, ve Tanrı’nın bizimle olduğunu ikrar ederek güçlükleri yenebilirler

Her sene olduğu gibi bu Diriliş Yortu’sunda da iman, ümit ve sevgi ile ruhani önderimiz Kadasetli Patrik Mesrob II. Hazretleri için dua etmeye devam ediyoruz. İman birliği içersinde olduğumuz tüm imanlıların da bizlerle birlikte dua ettiğine eminiz. Bu yortuda da, Suriye’deki, Irak’taki ve tüm dünyada sıkıntı, zorluk, yokluk ve savaş tehdidi altında olan kardeş ve kız kardeşlerimiz için dua ediyoruz. Aynı zamanda, hiçbir ırk, din, dil ayrımı gözetmeden bu ülkelerdeki herkes için dua ediyoruz.
Kutsal Diriliş Yortusu, Tanrı’nın görkemli müjdesi ile yenilenmemiz için fırsat olsun. Rab’bimiz İsa Mesih’in alçakgönüllülük örneğiyle hizmete soyunalım. Tanrı’nın adının yüceltilmesi, kilisenin bekası ve kendi ruhani hayatımızın gelişimi için, her birimiz kendi çapımızda çalışmaya davet ediliyoruz. Bu iyi dileklerin gerçekleşmesi ümidiyle, birbirimizi selamlayalım:

MESİH ÖLÜLERDEN DİRİLDİ!
MESİH’İN DİRİLİŞİ KUTLUDUR!
Ona övgü ve yücelik olsun. Amin.

Kutsal Diriliş Yortusu vesilesiyle, Mesih’ten bizlere miras kalan sevgiyle, Resuli kilisemizin tüm evlatlarını, tüm episkoposları, rahipleri, pederleri, sargavakları, tıbirleri, Kalfayan Topluluğu rahibesini, Patrikliğimiz Mali komisyonu’nu, kadın ve gençlik kollarımızı, Kullanılmış Giysi ve Eşya Değerlendirme Komisyonu’nu, Surp Pırgiç Hastanesi Vakfı yöneticilerini, Başhekimi’ni, tabiplerini ve hemşirelerini, cemaat ve kilise vakıflarımızın yöneticilerini, kadın kollarını, cemaat okullarımızın kurucu temsilcilerini, müdürlerini ve öğretmenlerini, yoksullara ve engellilere yardım kollarını, İstanbul’daki okullarımızın derneklerini, insanî yardım kuruluşlarını, basınımızın yazarlarını ve çalışanlarını, İstanbul, Anadolu ve Girit Adası’ndaki tüm imanlıları kutluyor ve hepsine mutlu bir Diriliş Yortusu dilerken, ruhanî, sosyal ve hayrî çalışmalarında başarılar diliyoruz.
Kutsal Diriliş Yortusu vesilesiyle Surp Eçmiyadzin, Kilikya ve Kudüs’teki tarihî Patriklik makamlarımız için de dua etmeyi sürdürüyoruz. Bayram coşkusu içersinde Tüm Ermeniler Katolikosu Kadasetli Karekin II. Hazretleri’ne derin saygılarımızı sunuyoruz. Kadasetli Katolikosumuz’dan ve Eçmiyadzin Rahipler topluluğundan Patrik Mesrob II. Hazretleri için dualarını sürdürmelerini rica ediyoruz.
Kadasetli Kilikya Katolikosu Aram I. Hazretleri’ni ve Saadetli Kudüs Patriği Nurhan I. Hazretleri’ni ve onlara bağlı tüm rahipleri, ayrıca tüm Kilise Önderleri’ni ve onlara bağlı din görevlilerini Mesih’teki sevgi ile selamlıyor, Kutsal Diriliş Yortusu’nu kutluyoruz.
Ermeni Kilisesi’nin dünyadaki bölgesel Ruhani Önderlerini biraderane sevgiyle ve Kutsal Diriliş’un ümit dolu müjdesiyle selamlıyoruz.
Tüm kardeş kiliselerin, özellikle de Ermeni Katolik ve Ermeni İncili Kiliseleri’nin önderlerini, din adamlarını ve cemaatlerini, Kutsal Diriliş Yortusu vesilesiyle Mesih’teki sevgiyle kutluyoruz.
Pederane sıcak bir sevgiyle diyasporada, gurbet ortamında gelenek ve göreneklerimizi korumaya çalışan ve doğdukları topraklarla ruhsal ve kültürel bağı koparmayan tüm İstanbul Ermenileri, Surp Haç Tıbrevank, Getronagan, Esayan, Mıhitaryan okullarından yetişenler derneklerini ve yurt dışındaki tüm dindar ve kilisesever cemaat üyelerini selamlıyoruz.
Tanrı’nın lütuf, sevgi ve kutsayan gücü hepimizle birlikte olsun. Amen.

MESİH ÖLÜLERDEN DİRİLDİ!
MESİH’İN DİRİLİŞİ KUTLUDUR!